1. Bölümde 80'li yıllara kadar türk siyaset tarihini kısaca önemli gelişmeleri ve hükümetlerin kuruluşlarından darbelerden yasaklardan bahsetmeye çalıştık..1980 de darbe yılı oldu malesef Türkiye Cumhuriyetinin tarihine kara birleke olarak geçti... 12 Eylül Darbesi veya 1980 İhtilali, Türk Silahlı Kuvvetlerinin 12 Eylül 1980 günü emir-komuta zinciri içinde gerçekleştirdiği askerî müdahale. 27 Mayıs 1960 darbesi ve 12 Mart 1971 muhtırasının ardından Türkiye Cumhuriyeti tarihinde silahlı kuvvetlerin yönetime üçüncü açık müdahalesidir.[2] Bu müdahale ile Süleyman Demirel'in Başbakan'ı olduğu hükümet görevden alındı, Türkiye Büyük Millet Meclisi lağvedildi, 1970 sonrasında değiştirilen 1961 Anayasası uygulamadan kaldırıldı ve Türkiye siyasetinin yeniden tasarlandığı bir askerî dönem başladı. Bu dönem yaklaşık dokuz yıl sürdü. 12 Eylül 1980 ardından partiler lağvedildi, parti liderleri önce askerî üslerde gözetim altında tutuldu, ardından yargılandı.Sadece partililer gözetim altına alınmadı milletide yeni anayasa referamdumunda kabul etmeleri için şiddet kullanılmış tehdit edilmiş baskılar yapılmış böyle ir ortamda askeri bir anayasa oluşturup genelkurmay başkanı kenan evren kendini yeni cumhurbaşlanı ilan etmiş ve 7 yıl görevde kalmıştır..1. bölümde bahsetmediğim diğer bir önemli konu olan başörtülü kızların okullara alınmaması annelerin kışlalara alınmaması gibi sözde atatürk ilkelerine ve çağdaş hayata aykırı olduğu gerekçesi ile batının rezillikleri ülkemize reform olarak dayatıldı.Dayatıldı diyorum zira nice islam alimi sarık taktığı için islam eserleri kaleme aldıkları ve dini sohbetler düzenledikleri için yargılandılar sürgün(SAİD-İ NURSİ(BEDİÜZZAMAN)) edildiler idam (İSKİLİPLİ ATIF HOCA) edildi...diyaneti yapılandırıp din adamlarını değil aydınları diyanetin içine yerleştirdiler...
1 kasım 1928 tarihinde harf inkilabı ile zaten cahilleştirilen bu millet 80 anayasası ile başörtü yasağı anayasaya iyice yerleştirildi ve kapsamı genişletildi...peki mharf inkilabının amacını ilk başbakan ismet inönü nasıl açıklıyor..
--İsmet İnönü bununla alâkalı şöyle söylemiş: “Harf devriminin tek amacı ve hatta en önemli amacı, okuma yazmanın yaygınlaşmasını sağlama değildir. Okur-yazar oranının düşük oluşunun yegâne sebebi alfabenin öğrenilmesinin zor olması değildi. Uzun yıllar devlet, eğitim sorununa eğilmemiş, kütlesel eğitime önem vermemişti. Devrimin temel gayelerinden biri yeni nesillere geçmişin kapılarını kapamak, Arap-İslâm dünyası ile bağları koparmak ve dinin toplum üzerindeki etkisini zayıflatmaktı. Yeni nesiller, eski yazıyı öğrenemeyecekler, yeni yazı ile çıkan eserleri de biz denetleyecektik. Din eserleri eski yazıyla yazılmış olduğundan okunmayacak, dinin toplum üzerindeki etkisi azalacaktı.” (İ. İnönü. Hatıralar C. 2, s. 223)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder